EDEB VE AHLAK
İslami hükümler
genel olarak üç ana grupta incelenir.
a.
İtikat,
b.
İbadet,
c.
Ahlak.
Aslında
bu hükümlerin sahaları kısmen birbiriyle örtüşür. Geniş
bir bakış açısından itikada ve ibadete ait hükümleri
ahlaki hükümler içerisinde değerlendirmek de mümkündür.
Bu sebeple peygamber efendimiz "güzel ahlakı tamamlamak
için insanlığa gönderildim" buyurmuştur.
Aşağıdaki ayet ve hadislerden de anlaşılacağı üzere
geniş anlamda din, güzel ahlaktan ibarettir. Bu sebeple
Cenab-ı Hakk Kuran-ı Kerim'de Efendimiz (s.a.v)
hakkında; "Şüphesiz sen yüce bir ahlak üzeresin" (Kalem
Suresi, 4) buyurarak onu övmüştür. Peygamber efendimizin
ahlakı ise, Kuran-ı Kerim'in hayata tatbikinden
ibarettir. Çünkü sahabe (r.anhum) Hz. Aişe (r.anha)
validemize, efendimizin (s.a.v) ahlakından sorduğunda;
onun ahlakının Kuran olduğunu söylemiştir. Peygamber
(s.a.v) şu hadisi şerifi bu konuya işaret etmektedir.
"Beni rabbim terbiye etti ve edebimi güzel eyledi."
Yine
islam'da ahlakın ehemmiyetini efendimizin şu hadisleri
de en güzel şekilde ortaya koymaktadır.:
1-
"Din güzel ahlaktır."
2-
"Müminlerin iman bakımından en mükemmeli ahlakı en güzel
olanıdır."
3-
"Bir mümin güzel ahlakıyla, geceleri ibadet eden
gündüzleri oruç tutan kimselerin derecesine erişir."
Edeb,
lügatte sevilen şey, sevilen iş, nefsi gerektiği şekilde
terbiye etmek, güzel ahlâk ile süslemek demektir.
Sûfiyye dilinde: Kişinin kendinden yüksekte bulunan
kimsenin haline göz dikmemesi, kendinden küçüğünü de
hakir görmemesidir.
Ahlak
deyince insanın davranışları anlaşılır. İnsanın, dinin
ve aklın ölçülerine uygun davranışına ise güzel ahlak
denir. Güzel ahlak, edep diye de ifade edilir.
Müridin kendisiyle, şeyhiyle, ihvanıyla ve sair
insanlarla bulunduğunda riayet etmesi gereken âdabı
vardır.
-Bu yazı
Muhammed Emin Er'in 'ADAB RİSALESİ' adlı eserinden
derlenmiştir |