TASAVVUFTA EDEB
Ebed,
zahir ve batın terbiyesidir.
İnsan
edebe (ahlaki değişikliğe) ehil yaratılmıştır.
Edebin
menbaı, iyi seciyedir. Kimse halindeki seciye mümarese
ve riyazetle fiile çıkarılarak edeb ve terbiye
kazanılır.
Bazen
mümarese ve riyazete ihtiyaç duyulmaz.
İlim
edeble anlaşılır
İbadetteki
edeb, hizmetten daha yücedir.
Taat
Cennet'e, taatteki edeb, Rıza-yı Bari'ye ulaştırır.
Zahiri
su-i edeb, zahiri ceza, batıni dolanı da batıni cezayı
mucib olur.
HUZUR-U
İLAHİ'DE EDEB
Bu edeb, Rasulullah
(sav)'dan alınır.
Sevinçteki ifrat veya
bastın halinin aşırısı, varidatın çoğalmasına mani olur.
Her kabz halinde bir ceza
sözkonusudur. Kabz bast halindeki ifrattandır.
Bastın itidali mesalih-i
ilahiyyeyi nefse kaydırmamaktır.
Göz, basiretle istikamete
erer.
Sultandan küçük şeyler
istenmez. Kurb nedeniyle haşmet perdesi müstesna.
Arif için edeb, mübtedi
için tevbe mesabesindedir.
TAHARET
ADABI
İstinca, Kıble'ye
yönelmeme,
Pisliği izale ve
kullanılacak taş ve suyun temiz olması istibra, idrar
kalmaması için yapılan temizlik hareketi istinca,
öksürme gibi hareketlerle iyice temizlenme.
Temizlikte Şeytan
vesvesesine fırsat verecek aşırılıktan sakınılmalıdır.
Def-i hacet halinde
istitar (nazar-ı nas'dan gizlenme)
İdrar serpintilerinden
ictinab edilmelidir.
Gusledilen banyoya
bevletmemek.
Duaları yerli yerince
okumak
Girişte sol ayak, çıkınca
sağ ayak
İsm-i İlahi bulunan
şeyleri yanından bulundurmamak
ABDEST
ADABI
Abdestden önce -adabıyla-
misvaklanmak
Abdest dualarını okumak
Farzlarını noksansız
yapmak, tertibe riayet etmek
Sünnetlerine riayet
etmek.
HAVASS'IN
ABDEST ADABI
Uzuvlarını huzur-u kalb
ile yıkamak
Daim abdestli bulunmak
Suyu israf etmemek,
i'tidal sınırına vakıf olmak
Zahiri temizliğe kafi
miktarda önem verip, asıl batına yönelmek.
NAMAZIN
KEYFİYYETİ VE ADABI
Abdest, vakit girmeden
alınmalıdır.
Sünnet, insanı farza
hazırlar, berekete vesile olur.
Sünnet-farz arası tevbe
edilir.
İlk tekbirler ruhi ve
bedeni tam konsantrasyona girilmelidir.
Kıyam, rüku', secde
hallerinde okunması farz, vacip ve mendub olan dualar
okunur. Gözler secdede açık bulundurulur. Zira onlar da
secde ederler. Namazda Mirac sırrı vardır. İmam,
sultanın kapısında duran elçiye benzer. Temsil
ettiklerini unutmaz ve onlara tercüman olur.
Kalbi dünyevi şeyle meşgul etmeme. Maddi-manevi.
Namazda istikamet üzere
olma, namaz hırsızlığına girmeme, kişiye namazda
yazılacak ecir, kalb huzurudur.
ORUCUN ADABI
Zahir ve batın bütünlüğü
selameti.
Yemeğin normal zamanlarda
daha az yenmesi
Oruçla nefis zarurete
alıştırılırsa diğer zaruretlere geçilir.
Sahur yapmak, iftara
acele etmek. İftarın namazdan önce olması sünnetdir.
Gıybet gibi ma'nevi
arazlardan ictinab.
Sufiler orucun da
alışkanlık haline gelmesinden hoşlanmazlar.
Oruçsuz bir cemaatin
sohbetine katılanın da oruçsuz olması adabdandır. Belli
bir programı olanların ise oruca devamlılığı uygun
olanıdır.
Orucun bozulmasındaki ve
bozulmamasındaki efdaliyet niyetleri sadakate bağlıdır.
Yediklerinizi zikirle
eritiniz (H. Şerif)
Mümkün mertebe gizlenmek.
YEMENİN FAYDA VE
ZARARLARI
Niyetle adet ibadete
döner.
Sufi vaktini Allah'a
vermiştir.
Sufi adet olan şeylere
ancak zaruret miktarı rağbet eder. Vukuf rutubeti (su)
hararet-i nefis, (toprak) serinlik (ruh) hususiyeti
vardır. Dengeli olmaları esastır.
Yiyecekler helal
olmalıdır.
Yemekten önce eller
yıkanır besmele çekilir, Mün'im olan Allah hatırlanır.
Kalbin bozulması lokmadan
geçer.
Nimetin değerini takdir,
şükür sayılır.
YEME-İÇME ADABI
1-Tuzla başlayıp, tuzla
bitirmek
2-Topluca yemek, bereket
olur.
3-Yer sofrasında yemek
4-Lokmaları küçük küçük
almak ve iyice çiğnemek, yaslanmadan yemek
5-Önce yaş ve ilim
bakımından üstün olan kimsenin başlaması,
6-Sağ el ile yemek
7-Kendi önünden ve
yemeğin kenarından yemek
8-Kusur aramamak
9-Yere düşen lokmayı alıp
yemek
10-Parmaklarını yalamak.
11-Yemek kabını iyice
sıyırmak
12-Yemeğin içine
üflememek
13-Sofrada sirke ve
yeşillik cinsinden şeyler bulundurmak.
14-Yemekte suskun
durmamak
15-Et ve ekmeği bıçakla
kesmemek.
16-Sofradakiler ellerini
çekmedikçe yemeğe devam etmek.
17-Ekmek konulunca başka
bir şey beklememek
18-İyice acıkmadan
yememek, iyice doymadan da kalkmak.
19-Hizmet edene en
azından yemekten birkaç lokma yedirmek.
20-Kalkınca hamdetmek.
21-Dişleri ve elleri
temizlemek, dişlerdeki kırıntıları yutmak.
22-Elinin ıslağı ile
gözleri meshetmek
23-Yapmacık
davranışlardan sakınmak. Şüpheli yiyeceklerde istiğfar.
24-Bir topluluğun yanına
tam yemek vaktinde gitmemek.
25-İkramda tekellüften
sakınmak. İkram etme niyeti müstesna...
26-Konulan yemeği
küçümsememek
27-Davete icabet etmek.
SUFİLERİN GİYİNME
ADABI
Elbisenin helal ve temiz
olması esastır. Sıcak ve soğuktan korumak.
Giyilen elbise, bulunan
mevki ve makamla tenasüb içinde olmalıdır.
Nefsine galip gelen,
hırstan uzak, hüsn-ü niyyet sahibi kimselerin güzel ve
yumuşak elbise giymelerinde bir beis yoktur.
Kibre sebep olacak,
nefsin heva ve hevesini teşci edecek giysilerden
sakınılmalıdır. Şüpheli şeyleri terk etmek.
GECELEYİN
KALKIŞ VE UYKU ADABI
Akşam namazını evrad-u
ezkarlar beklemek, gece kalkışı akşam ile yatsı arasını
ibadet ve zikirle geçirmek.
Yatsıdan sonra
konuşmamak. Abdest tazelemek.
Nefis derin haz almaya
çalışır. Hakkı verilir ama hazzı verilmez.
Alışkanlıkları
değiştirmek de gece kalkmayı kolaylaştırır. Midenin
yemekle dolu olmaması. Yeniler
yiyecekler tilavet zikir ve istiğfarla eritilmelidir.
İhtiyaten vitir uykudan
önce kılınmalıdır. Taze abdestle sadık rüya zahir ve
batının temizliğinden geçer.
Rüyada Hak Teala ile
konuşanlar olur ki, emir ve nehy alırlar. Bu zahiri emir
ve nehy gibidir. Kendileri hakkında gafletten kurtulmak
için abdeste azami dikkat gerekir. Mesela, gece yatarken
mesnun olan dura ve sureler okunur.
GECE NAMAZI VE
ADABI
Akşam ezanıyla ikameti
arasında iki rekat namaz ve farz namazdan sonra da iki
rek'at namaz kılınır.
Akşam ile yatsı arası
ibadet gündüzün günahlarını siler. Yatsıdan sonra da
dört veya iki rekat nafile kılar. Eve girince dört
rek'at daha kılar.
Uyanacağından emin
olmayanın vitir namazını yatmadan kılmalıdır. Gece
kalkınca gönlü sadece Allah (cc)'a vermeli.
Daima Allah (cc)'a iltica
edilmelidir.
Su ile temizlenip, Kur'an
okunduğu zaman iki temizleyici bir araya gelir (zahiri
ve batıni). Böylece
Şeytan'ın vesveseleri, te'sir ve aldatmalar zail olur.
12 rek'at teheccüd namazı
kılınır.
GECEYİ BÖLÜMLERE
AYIRMAK
Gecenin tamamını ihya
edemeyenler üçte birini, üçte ikisini, veya altıda
birini ihya etmeleri müstehabdır.
Gece ibadeti şuurlu
yapılmalı. Uyku gibi sıkıntı veren şeyler giderilmeli.
Tan yerinin ağarması
(uykuyla geçirilerek) gece ibadetine tercih edilmemeli.
Kurb makamına erenler
artan bir şevkle gece ibadetine müdavimlerdir.
Gündüz işlenen günah,
kusur, gece ibadetine mani olur.
GÜNDÜZÜN
ADABI
Tan yeri ağarmadan
abdestli olarak sabah namazı beklenir.
Gündüzün iki ucunda ve
gecenin bir kısmında kılınan namaz, günahlara
keffaretdir.
Sabah namazı, sünnetinden
sonra tevbe istiğfar getirilip, dua edilir.
Efendimiz (sav)'e salat-u
selam getirilir.
Sabah namazından sonra
münacaat yapılır.
GÜNLÜK
İBADETLERİN VAKİTLERİNE GÖRE DAĞILIMI
Sabah namazından sonra
yerinden kalkmadan Kıble'ye yönelik olarak oturup, evrad-u
ezkar okunur. Kerahet vaktinde uyumamalıdır.
Güneş iki mızrak boyu
yükselince iki rekat namaz kılınır.
İşe gidecek bir kimse
evden çıkmadan önce iki rekat namaz kılar; eve
döndüğünde de iki rek'at kılar.
Sabahla öğle arası iki
veya on iki rekat kuşluk namazı kılar.
Dışarıda hizmeti olmayan
taat, tilavet, zikir ve münacaatla meşgul olur.
Kuşluk sonrası namazdan
sonra biraz uyumak iyidir. Gece kalkmaya yardımcı olur.
Kalbi saflaştırır. Zeval vaktine bir saat kala kalkar.
Tilavet ve zikirle meşgul olur.
İbadet-ü ta'ate
çoluk-çocukla meşguliyetten aşırı bir gevşeklik hasıl
olur. İbadete olan isteksizlik giderilmedikçe namaza
durulmaz. Bu da halk içinde Hakk'la olmaktan geçer.
Ruhu daim hak huzurunda
bulunanlara ise halkla beraber olması zorluk vermez,
bilakis ibadet gibi olur.
Öğle ile ikindi arası
ibadet ve tilavetle geçirilir.
Ağzın tadı değiştiğinde
misvak kullanılır.
Hevanın, dünyanın ve
nefsin galebesiyle ibadetten geri kalan kalbiyle bunun
ezikliğini yaşar.
İkindiden sonra nafile
ibadet vakti bittiğinden tilavet ve zikirle meşgul olur
veya sohbet dinler.
- Bu tazı AVARİF-ÜL ME'ARİF (TASAVVUFUN ESASLARI)
Sühreverdi isimli kitaptan derlenmiştir.
|